NUMARALI
HADİS-İ ŞERİF:
حَدَّثَنَا
الْوَلِيدُ
بْنُ عُتْبَةَ
حَدَّثَنَا
مَرْوَانُ
بْنُ مُحَمَّدٍ
حَدَّثَنَا
سُلَيْمَانُ
بْنُ بِلَالٍ
حَدَّثَنِي
هِشَامُ بْنُ
عُرْوَةَ
عَنْ أَبِيهِ
عَنْ
عَائِشَةَ
رَضِيَ
اللَّهُ
عَنْهَا
قَالَتْ
قَالَ
النَّبِيُّ
صَلَّى اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
بَيْتٌ لَا
تَمْرَ فِيهِ
جِيَاعٌ أَهْلُهُ
Âişe (r.anha)'dan
rivayet olunduğuna göre; Nebi (s.a.v.):
“İçinde hurma bulunmayan
bir evin halkı açtır" buyurmuştur.
İzah:
Müslim, eşribe;
Tirmizî, et'ime; îbn Mâce, et'ime; Dârimî, et'ime; Ahmed b. Hanbel, VI, 179.
Tıybî'nin açıklamasına göre,
kuru hurmanın başlı başına bir yemek olduğu bilindiği fakat onun bir katık
olarak yendiği halk arasında bilinmediği halde burada ondan katık diye
bahsedilmesi, onun müstakil bir yiyecek olmakla beraber katık olarak da yenmeye
müsait bir yiyecek olduğunu gösterir.
Bir başka ifadeyle Bezi
yazarının da dediği gibi, hurma aslında yalnız başına yenen müstakil bir
yiyecek olmakla beraber ondan katık diye bahsedilmesi mecaizdir.
3831 numaralı hadİs-İ
şerifte, içerisinde hurma bulunmayan bir ev halkının aç olduğundan
bahsedilmesi; bütün geçim kaynağını hurma teşkil eden Medineliler içindir.
Çünkü Hz. Nebi devrinde Medinelilerin yegâne geçim kaynağı hurma idi, hurması
olmayan bir aile açtı. Hz. Nebi bu sözüyle o günkü Medine halkının ekonomik
yapısını dile getirmiş olabilir.
Tıybî'nin açıklamasına
göre ise, Hz. Nebi bu sözü ile ülkelerinde bol hurma yetişen milletleri
hurmanın kıymetini bilmeye ve kanaatkar olmaya davet etmek istemiş de
olabilir.
Bazıları da, "Hz.
Nebi bu sözüyle hurmanın diğer meyveler arasındaki üstünlüğünü ifade etmek
istemiştir" dediler.